Lohusa Depresyonu

Kadınlar yaratılışları gereÄŸi çok daha duygusal, ani duygusal iniÅŸ çıkışlar gösteren, tepkilerini daha çok belli eden varlıklardır. Buna kadınlarda salgılanan çeÅŸitli hormonlar neden olmaktadır. Bu hormonal deÄŸiÅŸikliÄŸe bir de çevresel faktörler, yaÅŸamlarındaki dönüm noktaları ve kimyasal faktörler eklenince kadın olmanın aslında ne kadar zor olduÄŸu düÅŸünülebilir. Ataerkil toplumda yaÅŸayan kadınlar doÄŸuÅŸtan bazı sınırlamalar ve görevlerle donatılırlar. ÖrneÄŸin kadın olmak toplumda erkeÄŸe göre daha güçsüz, erkeÄŸin yapabildiÄŸi birçok ÅŸeyi yapamayan, psikolojik olarak daha kolay yenilen gibi algılanır. Ä°ÅŸte bu görüÅŸ kadına toplum baskısı yaratarak psikolojik olarak bundan etkilenmesine yol açar. Bunun yanında bir de kadına has bir problem olan gebelik ve doÄŸum sonrası depresyon eklenince kadının hayatı erkeÄŸin hayatından daha zor bir hal alır. 

Gebelik öncesi gebeliÄŸe hazırlık aÅŸamasında bebeÄŸi dünyaya getirecek olan kadın gebelikte en önemli etmendir. BebeÄŸe hamile kalması, onu karnında 40 hafta taşıması, kendine ve bebeÄŸine bakması gerekmesi, doÄŸumu gerçekleÅŸtirmesi, doÄŸum sonrası bebeÄŸin öz bakımının kadına ait olması bebek sahibi olma amacında olan kadını baÅŸlı başına hayattan alıkoyar. DoÄŸum olayında fiziksel, mental ve psikolojik olarak direkt olarak kadın etkilenir. DüÅŸünüldüÄŸünde bir bebeÄŸin dünyaya geliÅŸ serüveni ve doÄŸumdan sonra baÅŸlayan yeni mücadeleler bir insan için hiç de kolay deÄŸildir. 

Gebelik öncesi gebelik için kadının uÄŸraÅŸ vermesi, gebelik süreci, doÄŸum ve doÄŸum sonrası süreç kadına problemlerinden sürekli bir yenisini getirmektedir. Dünyanın en heyecanlı, mutlu ve benzersiz bu olayı kadına büyük oranda sevinç verse de bir o kadar da psikolojik çöküÅŸlere neden olabilir. Bu büyük problemler bazen eÅŸi ve çevresi tarafından desteklenmediÄŸi zamanlarda ise depresyon nedeni olabilmektedir. 

Gebelik süresinin bitmesiyle baÅŸlı başına bir depresyon nedeni olan doÄŸum olayı bir kadın için eÅŸi benzeri olmayan bir deneyimdir. Çünkü bu noktada kadın en az kendisi kadar bebeÄŸinin de sorumluluÄŸunu üstlenmiÅŸ, problemleri iki katına çıkmıştır. DoÄŸum sonrasında doÄŸum yapan kadındaki hormonal dalgalanmalar kadında bazen içinden çıkılmaz, bazen kısa sürede geçen bir depresyona neden olur. DoÄŸum sonrası depresyonuna neden olan nedenler genelde; anne adayının anneliÄŸe adaptasyon zorluÄŸu, bebekle ilgili kaygıları, çevresel faktörler, istenmeyen gebelik, daha önceden yaÅŸadığı sorunlar, fiziksel olarak kendini beÄŸenmemesi,

çevreden yeterli ilgi görememesi, bebekle ilgili saÄŸlık sorunları, kendisiyle ilgili saÄŸlık sorunları, kötü davranan eÅŸ, destek vermeyen aile, ekonomik sıkıntılar, hormonal dengesizlikler, doÄŸum sonrası aÄŸrılar, sorumlulukların fazla gelmesi, sosyal açıdan pasif kalması, uykusuzluk ÅŸeklinde sayılabilir. DoÄŸum sonrası lohusa depresyonu genelde geçici olup anneliÄŸe ve bebeÄŸe adaptasyonun artmasıyla ortadan kalkar. Bazen ise mevcut problemler daha da artar ve depresyon devam eder. Lohusa annelerin bu depresyonu kolay atlatabilmelerinde aile bireylerine çok iÅŸ düÅŸmektedir. En önce baba çok anlayışlı sabırlı ve yardımcı olmalıdır. BebeÄŸin bakımıyla en az anne kadar ilgilenmelidir ki anne bu yolda yalnız olmadığını hissetsin. Ayrıca diÄŸer aile bireyleri de üstlerine düÅŸen görevleri yapmalıdırlar. Ev iÅŸleri, bebek bakımı, ekonomik destekler ve anneye saÄŸlanan psikolojik rahatlatma bu doÄŸum sonrası lohusalık depresyonunun daha kısa sürede bitmesine yardımcı olur.